Porto'dan Lizbon'a Doğru Yola Devam... Ekim 2019


GUİMARES

Guimares, Portekizin tarihi esintilerini  barındıran , Braga bölgesinde  bir ortaçağ yerleşimini en iyi şekilde korumuş küçük şehri. Bu nedenle de 2001 yılından beri UNESCO koruması altında.  Yaklaşık   ellibin nüfuslu bir küçük şehir. Portekizin İlk Kralı olan Afonso Henriques bu şehirde doğmuş. Ama enteresan bir şey var. Guimares bu sebeple Lizbon başkent olana dek Porrtekizin başkenti olmuş ama bu adamın sadece 1 heykeli var kalenin içinde onu da Portekizliler yapmamış başka bir ülkenin hediyesi. Ama her girdiğiniz dükkanda alçıdan veya metalden boy boy bu heykelden bulabilirsiniz.  Kısa bir süre başkent olarak kalsa da yerel halka göre  bu bir  gurur kaynağı. Hatta meydanda kale duvarına  'Portekiz burada doğdu ' yazıyor. 







Şehir  dar sokakları ve süslü binaları ile kendinizi bırakıp yürümeniz için var. Dar sokaklar, çiçekli pencereler ve keyifli cafelerin önünden geçerek önce Palace of the Dukes of Branganza’ya varıyoruz. Saray müze olarak kullanılıyor. İsteyen gezebiliyor biz gezmedik.Hemen sonrasında Sao Miguel kilisesi ve Guimares Castle yer almakta. Her şehirde olduğu gibi burada kale ve kilise bulabiliyorsunuz yani. Ama bence sokakları arşınlayıp şehrin tadına vardıktan sonra vaktiniz kalırsa buraları gezin. Benim burada toplam 2 saat kadar vaktim olunca bu konularda çok da gezemedim. Zaten neredeyse hepsi aynı geliyor artık.






Largo da Oliveira  şehrin oturup çay kahve içebileceğiniz çok güzel bir meydanı. Meydanda bir tane zeytin ağacı var ve bu ağaç meydana ismini veriyor. Ayrıca bu meydanda çok sayıda hediyelik eşya dükkanı bulabilirsiniz. Portekiz de çok fazla çini işli tabak bulacaksınız ancak burada olduğu gibi gerçekten elde ve Portekiz de yapılanlar hiç de azımsanacak boyutta fiyatlara sahip değil. Daha seri üretimlerde uygun fiyat bulmak mümkün. Ama o da ne kadar gerçekçi bir yöresel alışveriş olur bilmiyorum. Ama işlemeleri ile de meşhur bu ülkede yöresel desenlerde işlemeler de bulabilirsiniz , ya da aynı  desenlerde baskılı örtüler de.Çok tercih edebileceğiniz seçenek var.

Şehrin merkezinde inanılmaz güzel bir bahçe var ona bayıldım. Bir de bahçenin sonunda bulunan kilisede ilk defa çok gerçekçi bulduğum bir heykel gördüm. Kilise öğlende tatile giriyor haberiniz olsun. 





Yollarda etrafınıza baktığınızda yukarıdaki resimde de paylaştığım şekilde çok sayıda mantar meşesi ağacı göreceksiniz. Hatta ağaçların numaralandığını ve dazlak halde kazındığını fark edeceksiniz. Belli bir yaşa gelmiş ağaçların dış kabuğu sökülerek işlemden geçirilip bir nevi kauçuk deri arası bir malzeme yapılır ve her türlü eşyada kullanılırmış. Mesela çantalar, cüzdanlar, ayakkabılar veya şapkalar, hatta magnetler için. Yalnız her gördüğünüze aldanmayın. Çünkü yaklaşık 10 yılda bir kazıyabildiğiniz ağaçlarınız varsa cüzdanınız 5 euro yapmaz ve doğal malzeme o derece kokmaz. Alırken dikkatli olun. Hatıradır ve enteresandır diye düşünerek ben sadece bir Guimares işlenmiş magnet aldım. Zaten magnetin kendi el kadar ve 5 euro. 

İstikamet Braga....Braga-Guimares arası araba ile 20 dakika. Porto Guimares arası ise 60 km. civarında. 50-55 dakika sürüyor yolculuk.Trenle gelmek isterseniz Porto Sao Bento tren istasyonundan Linhade Guimares tren istasyonu 1 saat 15 dakika sürüyormuşl. 

BRAGA...

Bom Jesus....

Gelelim Braga ya.... Oda çiçeklerine hayran kaldığım küçük bir şehir. Bu küçük şehirlerde bir tam gün bile geçiremedim ama bu şehirde. Burası dini merkez kabul ediliyor ki bu nedenle şehir merkezinde turlayıp şehrin havasını koklayın ama gideceğiniz muhakkak görmeniz gereken yer Bom Jesus olmalı.  İtalya da (Orta gölünün yakınlarında bir tepede ) Sacro Monte di Orta  da  21 şapel bulunuyor ve içinde gerçek insan boyutlarında tasvirler ve hikayeler. Her biri birbirinden güzel. Ve fotoğraf çekilemez gibi gelen bir karanlıkta duruyor ama fotolar çok aydınlık oluyorlar... Bom Jesus da da bununla karşılaşınca heyecanlandım. O kadar gerçekçi tasvirler ki. Ama otobüsümüz bizi Bom Jesus merdivenlerinin üst tarafına bıraktı ve rehber eşliğinde aşağıya inerek gezdik. Aslında en alt merdivenden başlanmalı ve şapeller tek tek geçilerek dini tarihin adımları görülmeli ve sonra merdivenlerden çıkarken her noktada bir uzvunuzu yıkamalı ve bir dünyevi durumdan arınmalısınız. Yani katoliklerin bir nevi ibadet öncesi abdest işlemi gibi. Tüm kirlerden hem yıkanarak hem dua ederek

arınma...


Bom Jesus ana meydandaki kilise ve bahçeler...
Bom Jesus merdivenleri
Şapellerden örnekler...



Daha önce Porto sayfasında da belirttiğim gibi çok koyu katolik bir ülke burası. Çok fazla dini açıdan önemli gördükleri ve haç yolu üzerine yerleşmiş yapılar mevcut. Yollarda haç yolu sembolleri var ve hatta burada merdivenleri dizleri üzerinde tırmanarak kendilerine eziyet edip af diliyorlar. Ancak belirtmem gerek ki  dizlerinin üzerinde 500 basamak çıkarken de biraz sonraki noktamız Fatıma şehrinde acı çekerek günahlarından arınmak için özel yapılmış , cilalanmış ve düzeltilmiş noktalarda bile dizlik kullanıyorlar. Hepsi için genelleme yapamam elbet ama dizliksiz kimseyi görmedim.

Veee gelelim bizim muhteşem ekiple fotolara. Hava o kadar güzeldi ki kameralar hiç durmadı diyebilirim.


Ekiple .....


Braga şehir merkezinde de biraz zaman geçirme şansımız oldu gezimizde. Avrupa da insanlar meydanları seviyorlar. Bazen meydanların bu kadar çok olması mı insanları daha az gösteriyor yoksa nüfusun az olması mı meydanları büyük. İstanbul oranında kalabalıklaşsa Avrupa şehirleri ben meydanları büyük hisseder miyim acaba. Braga da turlayın, kahve için ve güneşli bir günde giderseniz şehrin tadını çıkarın. Üstelik unutmadan en ucuz alışveriş yapacağınız şehir burası. Her ne kadar nedenini anlamasam da neredeyse her şey yüzde kırk daha ucuz. 

Braga şehrine giriş yaptığınız kapı yakınlarında çok güzel dondurmacılar bulabilirsiniz hava sıcaksa tabi.


Braga sokaklarını arşınlarken....



FATIMA...


Bizim istikametimiz Lizbon olduğu için Braga ile Fatıma arasındaki 240 km lik yolu göze aldık Fatıma ya geldik elbet. Yol üstü olduğundan. Anacak siz Braga dan kalkıp buraya gelir misiniz bilmiyorum. Ama ben yine de izlenimlerimi sizinle paylaşmak isterim. 

Bir başka dini mekana uğrayarak yolumuza devam ediyoruz. Üç küçük çocuğun çobanlık yaptıkları sırada Meryem Ana'yı görmüşler ve konuşmuşlar. Sonrasında bunu kimseye söylememişler ancak etrafta ailelerin birşeyler dikkatini çekmiş. Sonrasında her yıl aynı dönemde tekrar görüşmeye halkla beraber gidilirmiş. Halk bir şey görmez ancak çocukların bir ışık hüzmesi ile iletişimde olduklarını hisseder ya da o sırada olanları hatırlamayacakları bir ruh haline bürünürlermiş. İşte bu nedenlerden ötürü haç yolu üstünde olan bu alan küçük Vatikan yapılmış.  Devasa betonarme bir alan. Ben niye gittiğimizi pek anlamadım , hatta rehberimiz bile bunun neden gezildiğini çok idrak edememiş çünkü tarihi hiç bir şey yok. Peki ne var? Ben gördüğümü anlatıyım.

Buraya gelen katolikler günahlarının bağışlanması için elbet arzu edenler dizlerinin üzerinde alanı arşınlıyorlar. Resimlerden göreceğiniz üzere kısa sayılmaz ama uzun da sayılmaz. Ancak her yer arnavut kaldırımı gibi tırtıklı iken dizlik kullanarak yürüdükleri bu yol cilalı taş devri eseri. Bu bana ilginç geldi gezerken mesela.

Başka bir nokta ise mum yaktıkları bir mumluk var yani önünde yüz kişi aynı anda mum dikebilir . Neden bu kadar geniş işte bu da bir nevi ticaret gibi. Buraya gelirken günahın ne kadar büyükse o kadar büyük mum alıyorsun ve yakıyorsun. Normalde 1 metre uzunlukta ya da karpuz kalınlığında mumla gelirsen belli ki günahın çok demek. Sanki utanır insan değil mi? yani madem yakacaksın ne biriktiriyorsun bu kadar. Ama  bu iş 'ben daha zenginim mumum da o derece kocaman' a dönmüş. Yalnız dürüst oldukları bir nokta var. Girişte mumlar kumbara gibi dolaplardan alınıyor. İstediğin ebat mumun olduğu yere gereken parayı atıyorsun dolabı açıp alıyorsun, kimse tüm dolabı götürmüyor. İşte tam burada aklınıza takılan soruyu açmayacağım ama  evet kumbaralar kilisenin....


Fatıma daki Katedral ve içinde üç küçük çobanın mezarları....

Yolumuz uzun ve devam ediyoruz....Bir başka yazıda yakında görüşmek üzere....

Gezebildiklerimiz 'i instagramdan da takip edebilirsiniz.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ALBA...İTALYA KASABALARI-4-

IVREA PORTAKAL FESTİVALİ Şubat 2017

MİLANO...Bir Çok Kez...